Bir dijital ürünün içinde ne kadar zorlama özellik varsa, kullanıcıların o kadar fazla destek talebinde bulunması kaçınılmaz olur. Bunun temel nedeni, ürünün anlaşılması ve kullanılabilirliğinin karmaşıklaşmasıdır. UX tasarım süreçlerinde yapılan yanlış tercihler, zamanla kullanıcıların üründen uzaklaşmasına ve destek ekiplerinin gereksiz yere meşgul olmasına yol açar. İyi planlanmış bir kullanıcı deneyimi ise bu yükü önemli ölçüde azaltır...
Her bir destek talebi, sadece müşteri hizmetleri ekibine gelen bir çağrı ya da mesaj olarak görülmemelidir. Aslında her destek talebi, ürününüzdeki bir UX açığını görünür hale getirir...
Design studio odaklı çalışan ekiplerin en temel yaklaşımı, "Az ama öz" prensibidir...
Bir UX ajansı ya da uzman bir design studio ile çalışmanın en büyük faydalarından biri, teknik destek ekibinizin yükünü azaltacak bir sistem kurgulamaktır...
Örneğin, bir B2B SaaS ürününde destek talepleri %60’ın üzerinde azaldı...
İngiltere merkezli bir fintech şirketinde ise "Kartım neden görünmüyor?" sorusu, yalnızca birkaç UX iyileştirmesiyle %80 oranında azaldı...
Bir UX ajansı olarak biz her projede destek ekipleriyle doğrudan çalışmaya özen gösteriyoruz...
Destek talebi azaldıkça müşteri memnuniyeti artar, churn oranı düşer, gelir artışı gerçekleşir...
Zorlama özellikler, sezgisellikten uzak arayüzler ve yetersiz geri bildirimler destek taleplerini artırır. Oysa UX tasarım süreci profesyonel bir design studio ile yürütüldüğünde bu yük ciddi oranda azalır...
Projeniz hakkındaki fikirler, hedefler, talepler ve ulaşmak istediğiniz yer belli mi? Bir görüşme ayarlayarak tümünü hayata geçirme yolundaki ilk adımı beraber atalım.